Irak’ta İran ve Türkiye arasındaki anlaşmazlık ve rekabet her geçen gün artmaktadır. Her iki ülke Ninova ili başta olmak üzere başlıca Irak illerinin işlerine sivil ve silahlı yollar dahil olmak üzere farklı yöntemlerle müdahale etmek yönünde yarış içindedir. 

Ninova, başkent Bağdat’tan sonra nüfus açısından Irak’ın en büyük ikinci ilidir ve tüm Irak bileşenlerini barındıran bir yerdir. İlin merkezi Musul’un halkı da mezhep ve etnik çeşitliliğe açık olmaları ile tanınırlar. Ancak birçok gözlemciye göre Irak’taki İran-Türkiye rekabeti, bu eyaletin halk çeşitliliği, sivil ve sosyal barışını tehdit ediyor. 

Irak’ta İran-Türkiye rekabeti iç barışı tehdit ediyor

Musullu yazar ve araştırmacı Eymen el-Hamdani ‘Niova’da hiçbir bileşen komşu ülkelerin etkisinden kaçamadı. Barışçıl azınlıklar bile silaha yönlendi. Dolaysıyla Irak’ta İran-Türkiye anlaşmazlığının tırmanması toplumsal ve mezhepsel gerilimin artmasına neden oluyor. 

El-Hamdani’nin Al-Hal Net ile yaptığı röportajda, ‘Irak’ın tüm şehirlerinin dış güçler etkisine açık, ancak Ninova bu etkiden en çok etkilenen şehir’ olduğunu sözlerine ekledi.

‘’Komşu ülkelerin Ninova’ya olan ilgisinin nedeni, bir yanda Türkiye’yi Irak’a, diğer yanda Süleymeniye üzerine İran’ı Suriye’ye bağlayan coğrafi konumudur’’.

Ninova ili, Irak, Türkiye ve Suriye arasında bir sınır üçgeni oluşturmanın yanı sıra Kuzey eyaletlerini Irak’ın orta bölgelerine bağlamaktadır ve Ninova’daki İran’ın yolları Halk Seferberlik Güçleri’ne bağlı silahlı fraksiyonlar tarafından korunmaktadır. 

El-Hamdani: Ninova, Irak parlamentosunda temsil edilme ve ülke bütçesindeki mali tahsisler açısından ikinci sırada yer alıyor. Bu ayrıcalıklardan ve karmaşık tarihsel nedenlerden dolayı, Irak’ta İran-Türkiye rekabeti büyük derecede Ninova’ya odaklanmış durumda. Görüldüğü kadarıyla iki ülke, eyalet yetkilileri, ileri gelenleri ve aşiret reislerini cezbetmeye çalışıyor. 

İran-Türkiye rekabetinin araçları nelerdir?

Ninova’daki İran-Türkiye ihtilaf ve rekabetinin en önemli belirtileriyle ilgili olarak El-Hamdani şunu söyledi: maalesef Tahran ve Ankara’nın Ninova’da ulaşmak istediği çoğu hedefler gerçekleşti. Bakılırsa Türkiye yanlısı olan halk kesimi ile İran yanlısı olan arasındaki anlaşmazlık sıradan vatandaşlarda bile açık hale geldi. 

‘’eyaletin azınlık yerleşimi bile İran-Türkiye ihtilafına dahil edilmekten kurtulamadı. 2014’ten sonra İran, IŞİD’e karşı başlatılan savaşın koşullarını kullanarak Ninova’nın geniş bir kısmını kontrol edecek Şebekler bileşeninden silahlı bir fraksiyon oluşturdu. Aynı zamanda Telafer bölgesini kontrole alan ve bölge halkna mezhepsel bir açıdan yaklaşan bir Türkmen Fraksiyonu yer almaktadır. Ayrıca Türkiye, sivil eylem ve ekonomik hegemonya yoluyla nüfuzunu genişletmeye çalışıyor. 

Halk Seferberlik Güçleri’nin Şebekler Tugayı adıyla bilinen 30. Tugay, HSG’nin Ninova bölgesindeki en önemli tugaylarından biri olarak biliniyor. Adı geçen tugay ABD tarafından uluslararası bir şekilde aranan Waad Kado tarafından yönetiliyor. 

Irak’ın Kürdistan bölgesine bitişik, söz konusu tugayın kontrol ettiği Ninova Ovası bölgeleri, Erbil’de bulunan Amerika Konsolosluğunu birden fazla sefer hedef alan füzeler için bir fırlatma rampası olarak biliniyor. 

Konuşmasını şu sözlerle noktalayan El-Hamdani: Ninova halkı IŞİD’in varlığı nedeniyle yaşadıkları yerinden edilmeye ve diğer illerle iletişimin kesilmesine maruz kaldı. Ancak terörden kurtulduktan sonra şehir hizmet eksikliği, iş imkanlarının olmaması ve parlamentodaki temsilcileri ile yerel yetkililer arasındaki anlaşmazlık nedeniyle çileden kurtulamadı. Tüm bunlar eyalet ile ilgili İran-Türkiye anlaşmazlığının derinleşmesine yol açtı. 

Siyasi analist Ali el-Hafız ise Irak’ta İran-Türkiye ihtilafının tırmanmasından İktidardaki siyasi partileri sorumlu tutuyor. 

El-Hafız, Al-Hal Net ile yaptığı röportajda: İran ve Türkiye, Musul ve Ninova’nın diğer şehirleri üzerinde daha sıkı kontrol sağlamak adına farklı yöntemler kullanıyor. 

‘’ İran, Ninova’daki yayılmacı planlarına karşı çıkanları, kendine sadık silahlı gruplar yoluyla tehdit ediyor. Türkiye ise eğitim ve kültür merkezlerine fon sağlayarak, nüfuzunu genişletmeye çalışıyor’’.

Ninova’da, eyalette bulunan Türk Konsolosluğu tarafından desteklenen Türkçe öğretimi için ücretsiz okulların ve oradaki diplomatik misyon tarafından düzenlenen çeşitli etkinliklerin yaygınlaştığı görülüyor. Bununla eş zamanlı olarak Tahran’a yakınlığıyla bilinen Irak siyasi partileri, yerel yetkililer ve hükümet yetkililerinin huzurunda İranlı liderlerin resimleriyle dolu dini merkezler açıyor. Bu durum, iki ülke destekçileri arasında rekabete yol açıp Irak’ta İran-Türkiye anlaşmazlığını arttırmaktadır. 

Dış bağlılıklarla övünmek

El-Hafız: ülkenin siyasi partileri artık dış bağlantılarını gizlemek yerine sergilemeye başladı. Geçtiğimiz milletvekili seçimlerinin ardından siyasi delegasyonların hükümet kurumak için siyasi ittifaklarla ilgili talimat almak üzere Tahran ve Ankara’ya gittiklerine şahit olundu.

‘’Ninova’nın Basra, Diyala ve Kürdistan bölgesi gibi ülkenin diğer önemli illerinden hiçbir farkı yok ve tüm bu illerde görülen bölgesel ihtilaf, rekabet ve yerel yetkilerin kendi aralarında dış bağlantılarını savunmak için çatışması, halkın yaşam standartlarını doğrudan etkileyecek’’.

El-Hafız konuşmasını şunları ekleyerek sonlandırdı: bu daha önce Bağdat’ta, şirketlerin verimlilikleri veya sundukları uygun tekliflerden değil, daha ziyade başkent yetkililerini destekleyen dış tarafların istekleri doğrultusunda, bazı şirketlerin diğerlerine tercih edilmesi şeklinde yaşandı. Ninova’da İran-Türkiye ihtilaf ve rekabeti, iki ülkenin sınırlarına yakın olması sebebiyle giderek daha derinleşiyor, bu da bölgedeki yeniden yapılandırmayı Ankara ve Tahran’ın çıkar ve istekleriyle sınırlı hale getiriyor.

هل أعجبك المحتوى وتريد المزيد منه يصل إلى صندوق بريدك الإلكتروني بشكلٍ دوري؟
انضم إلى قائمة من يقدّرون محتوى الحل نت واشترك بنشرتنا البريدية.