Suriye muhalefetinin krizleri, Esad’ın yeniden kabullendirilmesi sonrası muhaliflerin hala bir rolü var mı

Suriye muhalefetinin krizleri, Esad’ın yeniden kabullendirilmesi sonrası muhaliflerin hala bir rolü var mı

Suriye muhalefet saflarında yaşanan krizler her geçtiğimiz gün artmaktadır. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyon odalarında yaşanan çekiştirmeler, anlaşmazlıkları zirveye taşıdı. Koalisyonun prosedür kurallarını değiştirmek ve Suriye Müzakere Komitesi’ne yeni bağımsızlar bloğunu dahil etmekten doğan çelişkiler, koalisyonun ikiye bölünmesine yol açtı.

Suriye muhalif güçlerinin son zamanlarda yoğun şekilde hareket etmesine tanık olundu. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu ile müzakere komitesi başkanları olan Salim el-Muslat ve Enes el-Ebda, Katar’ın başkenti Doha’yı ziyaret etti. Öte yanda 2012’de muhaliflere katılan Suriye eski Başbakanı Riyad Hicab ile koalisyonun eski başkanı Muaz el-Hatib, sahadaki durum ve siyasi gelişmeler hakkında konuşmak üzere bir araya geldiler.

 Suriye araştırma merkezlerinin bazılarının daveti üzerine ve Riyad Hicab ofisinin ortaklığıyla beş ve altı Şubat tarihlerinde Doha’da bir araştırma semineri düzenlendi. Seminerde geçen yılın ortasında Cenevre’de ABD ve Rusya başkanlarını bir araya getiren zirve bağlamında müzakere masasında yer alan insani durum hariç, Suriye meselesine uluslararası ilginin azalması, bölgesel ve uluslararası dönüşümler ışığında önceki dönemin değerlendirmesiyle ilgili konuşuldu. Bu halde Suriye muhalefetinin yaşadığı krizleri aşması mümkün mü ve bundan önce durum nasıl bu kadar kötüye gitti?

Suriye muhalefeti krizlerinin nedenleri

Birçok analiste göre mezhep ve partizan kodları başta olmak üzere, Suriye muhalefet saflarında yaşanan krizleri bu noktaya getiren farklı faktörler bulunmakta. Bu durum muhalefetin siyasi oluşumlarını yaşanan anlaşmazlıklara çözüm yaratma konusunda aciz bıraktı. Büyük etkiye sahip olan diğer faktöre geçersek, o da muhalefetin bazı bileşenlerinin elinde tuttuğu bölgesel güçlerdir. Yani farklı yer ve zamanlarda görüldüğü gibi muhalefetin her bir tarafı bölgede farklı eksenlere sadakat duyup tavsiyelerini yerine getirmek üzere bağlıdır.

Olaylar geliştikçe farklı boyutlara geldi. Astana ve Soçi gibi siyasi bir çözüm bulma adına alınan tedbirler başta olmak üzere Suriye muhalefeti nerdeyse istisnasız tartışılan her konuda çıkmaz yollara varıyor. Bilindiği üzere Astana ve Soçi zirveleri doğrultusunda Suriye meselesiyle ilgilenen ülkeler tarafından favori kişilerin listesinin üzerine hem fikir olmak önemli bir başlangıçtı. Seçilen kişiler daha sonra Anayasa Komitesi’ni oluşturan heyetler üçgeninde (Şam heyeti, muhalefet heyeti ve sivil toplum heyeti) yer aldı.

Yirmi yedi ay önce işe koyulan Anayasa Komitesi, ülke için yeni bir anayasaya varmak veya 2012’den bu yana Suriye’de yürürlükte olan anayasayı reforme etmek yolunda attığı bir adım bile kaydedilmedi. 

Öte yanda muhalefetin yaşadığı tüm krizler ve ona yönelik suçlamalara rağmen ABD ve Rusya başta olmak üzere Suriye meselesinde etkili ülkelerin gündemlerinin çatışmasına bakarak akla gelen ilk soru şudur: uluslararası toplumun Suriye’deki silahlı çatışmaları durdurmak ve Suriye’de siyasi bir çözüm bulmak için tek yolu olan 2254 sayılı karar doğrultusunda tüm çatışan tarafları müzakere masasında oturtmakta başarısız olmasının tek sorumlusu gerçekten muhalefet mi?

Suriye’de rejimi değiştirmekten bahsedilmiyor

Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi olan Geir Pedersen’in İran başkenti Tahran’da ‘’mevcut durum ışığında siyasi taraf ve gruplar arasında, ülkedeki rejimi değiştirmek bahsedilen bir konu değildir’’ şeklinde yaptığı sözü geçen açıklama, Suriye muhalefetinin krizlerinde artış ve daha fazla karışıklığa neden oldu. Bu olay Enes el-Ebda’yı Doha’da Pedersen ile görüşmeye teşvik etti. Görüşmenin nihayetinde el-Ebda Pedersen’in Suriyeli siyasi tarafların rejimi değiştirmekten bahsetmemeleriyle ilgili bir konuşma yapmadığını vurguladı. Bununla beraber Suriye’de halkın arzularını karşılayan siyasi bir geçiş sağlanması talebinde bulunduğunu söyledi.

Aynı bağlamda el-Ebda ‘’Birleşmiş Milletlerin 2254 sayılı kararın kalan yönlerini aktifleştirmek yerine ‘adım adım’ adıyla bilinen planı türünde belirsiz metodolojileri sunmasını kınadı ve bu tür davranışların rejime meşruiyet katacağını söyleyip BM’yi yürüttüğü metodolojiyi yeniden gözden geçirmeye çağırdı.

Al-Hal Net, Müzakere Komitesi ve Anayasa Komisyonu üyesi olan Dr. Yahya el-Aridi’yle iletişime geçti. Pedersen’in yaptığı açıklamayla ilgili konuşan el-Aridi, Enes el-Ebda ile hem fikir olup Suriye muhalefetinin uluslararası 2254 sayılı kararın uygulamasında ısrarlı olduğunu belirtti. 

El-Aridi: ‘’ Suriye’deki muhalefetin krizleri temelde Suriye’nin devriminde 40 yıl boyunca süren Esad ailesinin yönetimi Suriye’de siyasi alanda yaşanan çölleşmeden kaynaklanıyor. Muhalefet doğal olarak arenada etkili ve aktif siyasi partileri gerektiren bir durumdur, yani ülkenin sınırları dışında değil, iç sahada faaliyet gösteren grup ve partiler. Ancak Suriye’de Esad baba ve oğul dönemlerinde muhalifler gizlice siyaset yapmak zorunda kaldı’’.

Aynı zamanda el-Aridi muhalefetin ulaştığı durumda bazı öznel faktörlerin katkıda bulunduğunu inkâr etmedi. Bazılarının kamu yararı pahasına kişisel çıkarlarını tercih etmesi, muhalefeti ve Suriye’nin meselesini harcayan dış müdahalelerin, mevcuttaki istenmeyen duruma yol açtığını söyledi.

Krizleri çözmek için etkili tek yol muhalefeti devirmektir 

Suriye muhalefetinin krizlerine dair konuşan siyasi muhalif Kemal el-Lebwani farklı bir görüşe sahiptir. Al-Hal Net’in kendisiyle yaptığı görüşmede el-Lebwani şunları aktardı: arenada faaliyet gösteren muhalefet siyasi bir tarihe, geçmişe sahip değildir. Otellerde Suriye halkının gözleminden uzak şekilde dış güçler tarafından oluşturulan para ve nüfuz yoluyla dayatılan bir muhalefettir. Dolasıyla söz konusu muhalefet Suriye devrimiyle ilgisi olmayan bir grup fırsatçı ve ajanlardır. Ülke lehinde değil halk iradesini elde etmek isteyen taraflar için çalışan bir muhalefettir. 

‘’muhalefet mevcut formuyla Suriye meselesine müdahale eden ülkelerin çıkarlarına hizmet etmektedir ve bu ülkelerin çoğu Suriye’de demokratik bir dönüşüm olacağına duydukları endişe ve korkuya karşı Suriye’deki diktatörlüğü sürdürmekte istekliler. Böylece Arap halkının özgürlüğü elde etme hayallerini öldürmüş oluyorlar’’.

El-Lebwani’ye göre muhalefet saflarında yaşanan krizlere ciddi bir çözüm bulunmamaktadır. Esad rejimini devirmek şimdiki haliyle muhalefeti devrilmekle başlar. Bununla beraber Esad’ın kalmasını kabul eden, adaleti yok eden ve suçluları cezasız bırakan 2013’ten bu yana müzakere komitesi tarafından yürütülen siyasetin de devrilmesi şarttır. 

Doha toplantısı Suriye muhalefetinin krizlerini çözmeyi başaracak mı?

Doha’da muhalefetin krizlerini çözmek adına düzenlenmesi beklenen toplantı hakkında konuşan el-Lebwani şunları aktardı: Katar yeni bir toplantıya çağırarak muhalif koalisyon ve anayasa komitesinin kanını yenilmeye çalışıyor. Beklenen toplantıda katil Esad ile mutabakatı kabul edenler, işlediği tüm suçların geride bırakılması ve adaletin göz ardı edilmesini kabul edenlere yeni pozisyonlar ve para dağıtılacak.  Bu durumun istenmesinin nedeni Katar’ın ortada kalma isteğiyle beraber İran, Türkiye ve Rusya ile bir düşmanlık durumu olmaması arzusudur. 

El-Lebwani’ye göre Katar’ın bu siyasetinin kaynağı, Suudi Arabistan-BAE ekseninin Esad’ı İran’dan vazgeçirmek ve Arap ülkelerinin kucağına dönmeye ikna etmekte başarısız olduktan sonra Doha, İran’ı düşman olarak karşısına alan Arap-Batı ekseninden uzak durmayı tercih etmesidir. 

Konuşmasını sonlandıran el-Lebwani: sonuçta hiçbir zaman Arap ekseni tarafından desteksiz kalmayan Esad bu oyunun kazananı oldu. Kaybeden ise özgürlük yoluna sunulan tüm evlatlarının kanına rağmen Suriye halkıdır. Bu esnada Suriye halkı temsilcisi rolünü oynayan bir grup fırsatçı ve hainin şu veya bu ülkeden aldığı paranın keyfini çıkarmasına şahit oluyoruz. 

Suriye muhalefetinin krizlerinde artış yaşandığı bir dönemde, bazı Arap ülkeleri Şam’ın Arap Birliği’ndeki koltuğunu yeniden etkinleştirmek için çabalarını yoğunlaştırıyor. Bu durum Muhalefetin bölgesel rolünü zayıflaştırıp Suriye meselesine eski ağırlığını yeniden kazandırmak adına yol bulmak için bir sınavla karşı karşıya bırakıyor. 

هل أعجبك المحتوى وتريد المزيد منه يصل إلى صندوق بريدك الإلكتروني بشكلٍ دوري؟
انضم إلى قائمة من يقدّرون محتوى الحل نت واشترك بنشرتنا البريدية.