Suriyeli mülteciler, Türk siyasi partileri arasında sıcak gündemlerin birisi mi olmuş

Suriyeli mülteciler, Türk siyasi partileri arasında sıcak gündemlerin birisi mi olmuş

Türkiye’nin iç politikasındaki Suriyelilerin rolü sıcak gündemlerden birisi oldu. Sosyal medyada nerdeyse her ay görüldüğü gibi ister mültecilerin ülkeden sınır dışı edilmesi ve Suriyelilere ait dükkanlara saldırılması, ister Türk yetkililer tarafından Suriyeli mültecilerin durumu ile ilgili yapılan açıklamalar olsun, Suriyelilerin yaşadıkları hikâye ve olaylar devam ediyor. Türkiye’de 2023’te yapılacak parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerin yaklaşmasıyla anlaşılan Suriyeliler Türk siyasetçilerinin programlarında önemli hale geldiler. 

Suriyeliler Türk siyasi sahnesinde verilen kararlarda hiçbir şekilde katkısı olmadığı için Türk politikasındaki rolüleri etkin sayılmaz ve hakkınlarında çıkarılan kararlar konusunda sürekli bir bekleme durumundalar. Bazen de bir grup Suriyeli gencin yaşadığı gibi sınır dışı edilme haberlerinden dolayı endişe ve gerginliğe kaplıyorlar. Haberlere dayanarak sınır dışı edilen gençlerin bir kısmı Türkiye’de öğrenciydi ve kimlikleri olmasına rağmen kendilerine yönelik çıkarılan karar değiştirilmedi. Öteki yanda İstanbul’da Suriyelilerin yaşadığı en önemli ilçelerden biri olarak kabul edilen Esenyurt ilçesi başta olmak üzere, Suriyelilerin yaşadığı yerlerdeki mülklerine sık sık saldırı haberleri gelmektedir. 

Suriyelilerin Türkiye’de uzun süre kalmalarına duyulan hoşnutsuzluk

Türkiye’de Suriyelileri barındıran en önemli illerden biri olan Gaziantep’te yaşayan Suriyeli genç Muhammet’e göre Türkiye’de Suriyelilerin durumunu belirleyen açık kriterler olmadığından dolayı, hayat Suriyeli gençler için çok zor.

Soyadını açıklamamayı tercih eden Suriyeli genç konuşmasına devam ederek ‘’eskiden Suriyelilere karşı sempati duyuluyordu ve piyasaya girmeleri için önlerine kapılar açıldı ama ben o dönemde küçüktüm maalesef. Şimdi yıllar geçtikten sonra Türklerin büyük bir kesimi tarafından varlığımıza karşı hoşnutsuzluk duyuluyor. 

  Suriyeli genç okul hayatında yaşadığı bazı olayları Al-Hal Net’e şöyle anlattı: okulda Türkçeyi iyi seviyede öğrenmediğim için tacize uğradığım oldu. Bu konuda bana ve Türkçeyi konuşamayan diğer Suriyeli öğrencilere esneklik gösterilmedi. Bu durum yüzünden okumaya karşı bende bir isteksizlik doğdu. 

Suriyelilerin Türk politikasında oynadıkları rolden dolayı ortaya çıkan ırkçılık hakkında Muhammed şunları aktardı: kişisel seviyede ciddi bir ırkçılığa maruz kalmadım, yani doğrudan bana yönelik ırkçılıktan dolayı hiçbir saldırı olmadı. Ancak Türkçeyi konuşamadığım için defalarca linç edildim ve bazen varlığımızın Türkiye’nin ekonomisine zarar verdiği gibi konuşmalar duydum.

Türk milliyetçiliğini etkileyen faktör olarak Suriyelilerin siyasi rolü

Türkiye’de uygulanan istisnai vatandaşlık alma sistemi yoluyla Türk vatandaşlığına geçen üniversite öğrencisi Abdul-Kadir şöyle konuştu: kesinlikle zaman zaman kötü ve ırkçı davranışlar oluyor. Siyasi olarak kışkırtma olayları ve kendi iradeleri dışında Suriyelilerin Türk siyasetinde oynadığı rol yüzünden Türk siyasetçiler Suriyelilere karşı açık ve kaba şekilde halkı kışkırtıyorlar. 

Al-Hal Net ile yaptığı görüşmede Abdul-Kadir Suriyelilere istisnai olarak verilen Türk vatandaşlığı hakkında şu şekilde konuştu: Türkiye halkı bu tür vatandaşlığı gelecek seçimlerde daha fazla oy kazanmak adına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi programının bir parçası olarak görüyor. Böylece Suriyelilerin Türk politikasındaki alacağı rol konusu güçlü şekilde gündeme getiriliyor. Bu yüzden milletçi bir açıdan Suriyelilerin Türk vatandaşlığına geçmeleri Türkler tarafından hoş karşılanmıyor.

Suriyeli öğrencilerin bu siyasi gerilimi azaltmak adına attıkları adımlara dair Abdul-Kadir şunu söyledi: açıkçası organize edilmiş veya belli bir mekanizmamız yoktur ancak bireysel veya bazen kimi öğrenci grupları tarafından Türk halkına yönelik çalışmalar oluyor. Örneğin günümüzde önemli bir etkiye sahip olan farklı sosyal medya platformlarında olduğu gibi bu soğukluk ve gerginlik ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. 

Suriyeliler Türk halkının özelliklerine saygı duymalı

Sosyal medya tüm platformlarıyla zaman zaman yaşanan gerilimleri yatıştırmak veya alevlendirmek konusunda ciddi anlamda önemli bir role sahiptir. Muz olayı adıyla bilinen olay Suriyelilerin Türk politikasındaki rolünün ne kadar gerilime yol açtığı konusunda önemli bir gösterge idi. Söz konusu olay sosyal medyada yayınlanan ve bir Türk vatandaşının Suriyelilerin büyük miktarda muz satın alabilmeleriyle ilgili yorumuyla alay eden videolardan dolayı yaşanan bir durumdu.

Pazarlama sektöründe bir Türk şirketinde çalışan Suriyeli bayan Wafaa Al-Hal Net’e böyle konuştu: ırkçılığa hiçbir şekline uğramadım. Sanırım ki Türk halkının ırkçılığından abartılı olarak bahsediliyor ve bu durum Türkleri doldurmaya neden oluyor.

Türk vatandaşlığına geçen Wafaa: doğuştan bir Türk vatandaşı gibi olmam zordur. Bu toprağın sahipleri var ve bu milletin özellik ve geleneklerine saygılı olmalıyız. 

Ülkede yapılabilecek siyasi değişikliklere dair korku ve endişeler hakkında konuşan Wafaa: iktidara AKP’den başka bir taraf ulaşacaksa, verilen vatandaşlığın geri çekmesi veya yeniden değerlendirilmesi gibi Suriyelilerin günlük hayatında gerçek bir değişim olacağı konusunda hiçbir öngörüm yoktur. 

Suriyeli yatırımcıların Türk politikasındaki rolü

Siyasi düzeyde birkaç siyasi ve ekonomik grup tarafından Türk partileri ile görüşmeler yapıldı. Bu görüşmelerin amacı Türkiye’deki Suriyelilerin varlığı ile Türk siyasi partiler arasındaki ilişkiyi şekillendirmektir. Bu adım Suriyelilerin Türk politikasındaki rolünü olumluya çevirmek için bir girişimdir.

Bu bağlamda daha önce ‘İstanbul’da Suriyeli topluluk’ adıyla bilinen faaliyetin başkanlığını yapan Nizar Harrat’a göre: Suriyelilere karşı durmada bir kışkırtma görüyoruz, özellikle seçimlerin yaklaştığı zamanlarda. Bana göre Suriyelilerin tüm Türk taraflarına aynı derecede yaklaşması gerekiyor. Böylece Suriyelilerin belli bir siyasi tarafın destekçi ve siyasi bir kart olmasını engellenecek. 

Suriyeli iş adamları Türk ekonomi hayatında gözle görünen bir yer edinmişler. Türk ‘Türkiye gazetesi’ nin aktardığına göre Türkiye’deki Suriyelilerin yaptığı yatırım on milyar doları aşmış.

Bu bağlamda Türk ekonomist Alaaddin Şengüller’in Al-Arabi Al-Cadid gazetesine daha önce verdiği bir röportajda ‘’bu rakam hem üretken hem de üretken olmayan tüm Suriyeli yatırımları ve işletmeleri içermediği sürece, abartılı olabilir’’ demişti. 

Her halükârda, gerçek sayılar ne kadar olursa olsun, Suriyelilerin ister mülteci statüsü açısından, ister insani ve ekonomik bir güç olarak bakıldığında Türkiye politikasındaki rolü bir gerçeklik haline gelmiş. Türkiye meseleleriyle ilgili gözlemcilere göre Suriyeliler kimse tarafından kullanılmamalı, aksine Türk politikasının her zaman çalkantılı olan kaprislerinden uzak tutmak adına olumlu girişimlerde bulunulmalıdır. 

هل أعجبك المحتوى وتريد المزيد منه يصل إلى صندوق بريدك الإلكتروني بشكلٍ دوري؟
انضم إلى قائمة من يقدّرون محتوى الحل نت واشترك بنشرتنا البريدية.